28 Mayıs 2014 Çarşamba

Bir garip review?

 Herkese merhaba. Aslında uzun zamandır yazmak istediğim Wings for life-Alanya anılarım vardı ama bir türlü fırsat olmadı ve şimdi de o kadar sinirliyim ki onu düşünemiyorum.
Bahsettim mi bilmiyorum, benim telefonum Samsung Galaxy s3'tü. Çıktığı hafta almıştım, yani neredeyse 2 yıllıktı. Zaten miladını doldurmaya yaklaşmış olan telefon son gelen Android 4.3 güncellemesiyle iyice kafayı yediği ve ben de düşürüp camını kırdığım için değiştirmek için gün sayıyordum. Ve almaya karar verdiğim telefon da bu senenin dikkat çeken ürünlerinden Sony Xperia Z2'ydi. 3GB RAM, Snapdragon 801 işlemci, 3200 mAh batarya, 5.2 inç full HD IPS ekran, 1/2.3" sensörlü 20.7 MP, 4K video çekimi yapabilen kamera, ön-arka cam sadece 8.2 mm kalınlığında gövde, IP58 sertifikalı su ve toza karşı dayanıklılık, 128GB'a kadar MicroSD kullanılabilen, donanımsal kamera tuşu, mükemmel Walkman ve kamera uygulamaları da cabası. Kısaca: HAYALLERİMİN TELEFONU!
Ne yazık ki Sony hayallerimin telefonunu neredeyse dünya üzerindeki HER ülkeye satışa çıkarmışken hala Türkiye'de satışa çıkarmadı. Haziran ayına girmek üzereyiz ve nisandan beri beklenen telefon YOK YOK YOK!
Sabırla beklemeye devam ederken Teknokulis sitesinde okuduğum inceleme hayallerimi suya düşürmenin ötesinde ayaklarının altına alıp ezdi diyebilirim. Sony'nin pek çok ülkede telefonun yanında verdiği kulaklık gürültü giderme teknolojisine sahip, telefonun kendisi kadar mükemmel ve hevesle beklediğim bir modeldi. Ama bu inceleme kutudan çıkan kulaklığın "standart" bir kulaklık olduğunu vurguluyor. Bu bahsedilen kutu Türkiye'de satışa çıkacak olan kutu mu bilmiyorum ama eğer öyleyse cidden çok üzüleceğim ve sanırım yurtdışından alman gerekecek.
Bunun dışında sinirli olmamın bir diğer sebebi de şu anda kullandığım telefon. Yine bu senenin öne çıkan ürünlerinden HTC One M8. Bundan o kadar ayrıntılı bahsetmeyeceğim çünkü buna aşık değilim. Sadece arkada 2 tane kamera olmasıyla S5 ve Z2 gibi telefonların yazılımsal olarak yaptığı arka planı bulanıklaştırma özelliğini donanımsal olarak yaptığını söyleyebilirim. Ki bu telefona ağzımın suyu akarak bakmamı ve böylece babamdan kapmamı sağlayan özelliği de buydu. Tabi çok zarif metal kasasını, önde bulunan devasa hoparlörleri ve daha doğal bir renk için çift flaş kullandığını da unutmamak gerek.
Böyle anlatınca mükemmel bir telefon gibi göründüğünün farkındayım ama kesinlikle öyle değil!!
Bir kere tek özendikleri şey hoparlör ve metal kasa, belli. Çünkü benim için telefonu telefon yapan hiçbir özellik kendisinde mevcut değil. Benim en çok önem verdiğim konulardan biri ekran parlaklığı. Ekran parlaklığı derken sadece maksimum parlaklığı kastetmiyorum, minimum parlaklık da bir o kadar önemli. S3'ümde ikisi de çok kötüydü. Güneş ışığı altında kesinlikle hiçbir şey görünmüyordu, hatta öyle ki bazen telefonun açık mı kapalı mı olduğunu bile anlayamıyordum. Bunun yanı sıra gece karanlıkta telefondan bir şey okurken de ekranın parlaklığı gözlerimi yakıyordu. Yani maksimumu olması gerekenden düşük, minimumu olması gerekenden yüksekti. HTC One M8 için de tam olarak bunu diyebilirim.
Yalan olmasın maksimumu s3'ümden iyi ama Samsung Galaxy Note 10.1 2014 Edition'um kadar iyi değil ki o da mükemmel sayılmaz aslında. Ama minimumu!!! S3'ten bile yüksek, gözlerini öldürecek kadar yüksek, asla karanlıkta kullanmaman gerekecek kadar yüksek ki ben de artık karanlıkta sadece tableti kullanıyor, M8'e el sürmüyorum.
Bunun dışında hani diğer HER telefonda konuşma esnasında telefonu kulağından çekmeden kapama tuşuna 1 ya da 2 defa basmak aramayı sonlandırır ya. İşte bunda o yok. İlla ki telefonu kulağından çekeceksin, sensörün algılamasını ve ekranın ışığının yanmasını bekleyeceksin, sonra "Aramayı bitir"e tıklayabilirsin. Ki bence bu zor. Mesajlaşma esnasında mesajlaştığın kişiyi aramak için bir sürü tuşa bastırıyor ki bu da zor. Ekran görüntüsü almak için ilginç ve zor bir tuş kombinasyonu var ki bu da beni delirtiyor. Facebook uygulamasında fotoğraflara yeterince yakınlaştırmıyor ve bu yüzden sınav sonucumu okuyamıyorum! Söyleyecek başka ne kaldı?
Ha bir de o çok özendikleri hoparlör var ya... Evet ses cayır cayır çıkıyor, şahane filan ama lanet olası şey yeterince kısılmıyor! Bir dakikalık bir film fragmanı izleyecekken bile kulaklık takmak zorundasın yoksa odadaki herkes de seninle birlikte dinlemek zorunda kalıyor. Ben kulaklıkların bile dışarıya ne kadar ses verdiğine dikkat ederim, dolayısıyla bu ses fazlalığı da sinirimi bozuyor.
Şimdi de sanki berbat bir telefonmuş gibi gözüktü değil mi? Hayır, aslında cidden güzel bir telefon. Şahane bir telefon... Her şey neye önem verdiğinizle ilgili. Ki benim önem verdiklerimi yerine getirmiyor...
Z2 yerine getiriyor mu derseniz bilmiyorum. Bunlara benden başka önem veren olmadığı için hiçbir review'da bunlardan bahsedilmiyor. Sanırım öğrenmek için satın alman gerekecek...

Edit: Sony'nin en sonunda Türkiye'de satışa çıkardığı ve inceleyebildiğim Z2... Beni hayal kırıklığına uğrattı! Maksimum parlaklığı HTC One M8'den düşük; minimum parlaklığı M8'le aynı, ya da daha fazla; yazılımsal olarak var olan arka planı bulanıklaştırma özelliği berbat; hiçbir uygulama yüklenmediği ve hiçbir uygulama açık olmadığı halde sadece menü geçişlerinde bile takılıyor! Daha söyleyecek ne kaldı? 3 GB RAM'in yarısı doluydu ben baktığımda.. Ki arka planda çalışan çok bir uygulama da yoktu. Bu Android hala kendini 2 GB RAM'li telefonlara göre ayarlıyorken oluyor bir de, seneye ne olacak o zaman bu telefona? Gerçi bu açıdan bakarsak M8'in 2 GB RAM'i de şimdi HTC telefonun içini çok doldurmadığı için boş, seneye tüm uygulamalar 3 hatta belki de 4 GB RAM'e göre kendini ayarladığında o da gidecek. Düşündürücü...
Z2'yi elime alıp inceledikten sonraki artılar: kamera, su geçirmezlik ve mükemmel kulaklıklar. Zaten DSLR-like bir kameram olduğu düşünülürse (ki onu da 5-6 ayda bir kullandığım düşünülürse) kamerayı bir artı olmaktan çıkarabiliriz. Aşık olduğum kulaklığın Türkiye kutusunda olmadığını düşünürsek kulaklığı da artı olmaktan çıkarabiliriz. O zaman geriye kalan tek şey su geçirmezlik. Ki bu arada şunu da belirtmeliyim ki geçen gün M8'imin üstüne bir bardak kadar su döküldü. O devasa hoparlörlerin mahvolduğundan kesinlikle emindim ki ertesi gün baktığımda sorunsuz çalışıyordu. Zaten S3'ümün üzerine de kahve dökülmüştü ve onda da sorun çıkmamıştı. Yani bu su geçirmezlik olayı günlük kazalar için çok önemli değil... Ama eğer hayaliniz benim gibi "su altı selfie'si" çektirmekse mutlaka Z2 alın derim:) Ama elimde M8 varken Z2 almaya değmediğine karar verdim. Babam M8'i benden geri isterse (ki sanmıyorum çünkü ben buna el koyunca kendine LG G2 aldı) bunu geri verip Z2 aldıracağım, istemezse... Yeni telefonum hayırlı olsun, ne diyeyim... :)